Dogonlar, kendilerine has yaşantılarıyla karşımıza çıkan, Batı Afrika’da özellikle Mali ülkesinde yaşayan eski ve zengin bir kültürel mirasa sahip bir etnik gruptur. Kendilerini çevreleyen mistik inançları, gelenekleri ve astronomi bilgileriyle tanınırlar. Bugüne kadar onlar hakkında pek çok belgesel veya araştırma yapılmıştır. Peki onları bu kadar araştırılmaya değer kılan özellikleri ne gelin birlikte inceleyelim.
Dogonlar, Mali’nin Bandiagara bölgesindeki Bandiagara Uçurumu çevresinde yaşamaktadırlar ki bu bölge Unesco dünya mirası listesinde yer almaktadır. Nüfusları yaklaşık olarak 600.000-800.000 kişi arasında verilmekle birlikte yaşadıkları bölge oldukça zor bir coğrafyadır. Tarihsel sürece baktığımızda Dogonların komşu kabilelerden kaçmak ve kendilerini korumak için bu bölgeye yerleşmiş olmaları muhtemeldir. Dilleri kendilerine ismini veren Dogonca’dır. Günümüzde hala avcı toplayıcı olarak yaşamaktadırlar.
Toplumun yaklaşık %92’si Müslüman olmasına rağmen eski öğretilerini ve kültürlerini unutmayan Dogonlar, geçmişi adeta bugünde yaşatan bir kabile olarak karşımıza çıkmaktadır. Dogonların dinleri, doğa ile insan arasında bir dengeye dayalıdır. Varlıklarının sebebini, evrenin yaratılışı ve ruhlar dünyası hakkında karmaşık mitolojiler olarak görmüşlerdir.
Baş tanrıları Amma, evreni yaratan ilahi varlık olarak bilinir. Evreni bir kil topundan Meydana getiren Amma’nın evreni yarattığı süreçte bazı şeyler yolunda gitmemiş bu durum evrenin kusurlu olmasına neden olmuştur. Amma yaratılışı tamamlamak için Nommo’yu dünyaya getirmiş ve evrendeki düzensizliklerin Nommo’yla giderilmesini amaçlamıştır. Nommo yarı insan ve yarı balık formundadır. Dogonlar ise bu varlığı kozmik bilginin taşıyıcısı ve insanlığa rehberlik eden varlık olarak görmüşler ve saygı göstermişlerdir.
Dogon inançlarına göre, evren birçok katmandan oluşur ve her katman, farklı bir ruhsal varlık ya da güç tarafından yönetilir:
- Yer ve Gök: Yer, insanın yaşam alanıdır; gök ise tanrıların ve ruhların evidir.
- Yeryüzü Ruhu: Doğa ve çevre, kutsal ruhlarla doludur. Bu yüzden Dogonlar, doğaya büyük saygı duyar.
- Sirius Yıldız Sistemi: Dogonlar, Sirius yıldızının (Sigi Tolo) evrenin merkezi olduğuna ve kozmik düzeni belirlediğine inanır.
Aynı zamanda atalar kültüne yoğun bir şekilde rastladığımız Dogonlar, ölen ruhların kendilerini koruduğuna inanmışlar ve onlar için her zaman adaklar adamış ve dualar etmişlerdir. Onların ruhlarının rahatlaması ve huzura ermesi için tütsüler yakar ve dans ederler. Herhangi bir Dogon’un ölümünden sonra Dama adını verdikleri dansla ruhu ebediyete uğurlarlar. Bu yerel danslar sırasında maskelerden faydalanırlar. Her maske bir ruhu temsil eder, her bir maskeli grup sırayla ruhların rahata ermesini sağlar. Yalnızca atalarına değil doğaya da çok büyük bir sevgi ve saygı besleyen Dogonlar, ağaçlara, nehirlere, bitkilere ritüeller düzenler ve hasat zamanlarında doğanın ruhu içinde bu ritüeli tekrarlarlar. Dogonların aynı zamanda kendilerine seçtikleri ruhani liderleri de vardır. Ruhani lider olmak Dogonlar için oldukça önemlidir. Bu ruhani liderlere Hogon demişlerdir.
(Evrenin Sırrını Çözen Kabile ‘Dogon’lar! – Foto Galeri – Memurlar.Net, Erişim Tarihi: 15.11.2024)
‘’Göklerde bir yıldız belirecek ve bu Nommo’nun yeniden dirilişinin işareti olacak.”
Dogonların ilgi çeken bir diğer yönü de çizmiş oldukları duvar resimleridir. Dogonlar, atalarının uzaydan yani Sirius’dan geldiğini düşünmüşler ve bir gün kurtarıcı eşliğinde geldikleri yere gideceklerini düşünmüşlerdir. Bölge hakkındaki ilk araştırmaları yapan etnolog Marcel Griaule duvar resimleri hakkında dehşete düşmüştür. Çünkü Dogonlar bugün dahi ilkel olan teknolojileriyle, dünyanın yuvarlak olduğunu, dünyanın Güneş etrafında döndüğünü, ayın dünya etrafında döndüğünü, Satürn’ün halkalarını, Jüpiter’in uydularını, Sirius’un aslında tek bir yıldız olmayıp Sirius A, B ve C olarak üçlü bir sistem oluşturduğunu ve bunların birbirleri etrafında 50 yılda döndüklerini bilmektedirler. Tüm bu bilgileri nereden bildikleri ise hala araştırmacıları şaşırtan bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır.